Hiçbirimiz Dünkü İnsan Değiliz
Son zamanlarda çok popüler olan Matt Haig’in “Gece Yarısı Kütüphanesi” adlı kitabı; her yaşamın milyonlarca seçim ihtiva ettiğine parmak basıyor. Bir kararın yerine başka bir karar geçtiğinde, bütün sonuçların değiştiği ve bambaşka bir hayat yaşama olasılığı üzerine duruyor. Nora Seed ölüm ile yaşam arasındaki köprüde, kendini Gece Yarısı Kütüphanesinde buluyor.
İşte tam o anda, geçmişe yönelik deneyemediği, aklına takılan, başka bir çıkış noktasının olup olmayacağını düşündüklerini deneyimlemek için bir “yüzleşme” yaşıyor. Yaşayamadıklarımız için “Keşke!” demek en kolayı. Pişmanlıklar kitabının hepimiz üzerinde farklı bir yansıması var. Yazar, “Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?” diye fısıldıyor bizlere.
Gece Yarısı Kütüphanesi'nde gördüğü sonsuz sayıdaki kitabın, yaşadığı sonsuz sayıdaki hayatları anlatan kitaplar olduğunu ve bir adet de pişmanlıklarının yazılı olduğu bir kitap olduğunu öğrenen Nora, pişmanlıklarından yola çıkarak hayatının dönüm noktası olduğunu düşündüğü anlarda aldığı veya alamadığı kararlar sonucu yaşadığı farklı hayatlara gidiyor.
Kitapta beni
etkileyen cümlelerden biri, “Hiçbirimiz dünkü insan değiliz”, verdiğimiz her
karar düne olan bakışımızı da değiştiriyor. Sonucunda
zorluk ve sıkıntı da olsa verdiğim her kararın şimdiki ben olmama katkı sağladığını,
düne takılıp kalmanın bize bir faydasının olmadığını düşünenlerdenim. Geçmişte yaptığımız seçimler, kararlar, davranışlar
bizi bugünlere taşıyor. Bugünümüzden memnun değilsek de, farklı bir gelecek
oluşturmak elimizde tam da şu anda.
Kitaptan sevdiğim cümleleri bırakıyorum buraya;
- Yaptığın her hamlede (her seçimde) olasılıklarla
dolu yepyeni bir dünyanın kapılarını açıyorsun
- Öğrenmenin tek yolu yaşamaktır
- Tek bir
kararın ne gibi geleceklere yol açacağını bilemezdiniz
- Hayatı
anlaman gerekmiyor. Yaşaman yeterli
- Neye baktığın değil, ne gördüğün önemlidir
- Nora, olduğu yerde kalıp çorak toprakları
zenginleştirmek zorundaydı. İçinde bir orman büyütebilirdi
- Küçük şeylerin önemini asla göz ardı etme
- Belki hayatın anlamı bundan ibaretti. Kendine
tanıklık eden bir dünya gibi olmak
- İyi insan olmak güzel rahatlatıcı güven verici
bir histi. Ahlakın temelinde merhamet yatar
Harekete
geçmeli ve hayatımızda “keşke”leri değil de “iyi ki”leri çoğaltacak, bizi
zenginleştirecek şeyleri yapmalı çok geç olmadan. Hayatının en iyi versiyonunu yaşamak istiyorsan eğer, farkındalığını
artır, seçimlerini gönül gözünle yap, iyi insan ol!
Eğer hayatınızın bazı noktalarında aldığınız ve sonradan geriye dönüp
baktığınızda yanlış olduğunu düşündüğünüz kararları değiştirme imkanınız
olsaydı, hayatınız nasıl değişirdi?
4 Yorumlar
Merhabalar.
YanıtlaSilEvet, hiçbirimiz dünkü insan değiliz. Hayatımız "keşkelerle" değil, "iyikilerle" dolu olsaydı. Maalesef ben bu konuda "keşkeler" notundan sınıfını iftiharla geçen bir öğrenci olurdum. Hayatımda hiç "iyikiler" yok biliyor musunuz?
Tanıtımını yaptığınız kitabın da bahsetti gibi her yaşamın içinde milyonlarca alternatifler var. Ben bu tespite katılıyorum. Bir daha bu dünyaya gelemeyeceğimiz için şu anda keşkelerle yaşadığımız hayata acıyorum. Gerçekten öyle. Belki bu konuda aramızda isabetli seçenekleriyle iyi ve güzel yaşayan şanslı insanlarda vardır.
Bence çok güzel ve isabetli bir konuyu el alarak çok güzel bir paylaşımda bulunmuşsunuz. Her ziyaretçinin bu paylaşımınızı okuyarak düşüncelerini paylaşmalarını isterdim.
Sağlıcakla ve hep "iyikilerle" kalın.
ben hayatımın en iyi versiyonunu yaşadığıma inananlardanım Recep Bey, çok şükür. Tekrar dünyaya gelsem aynı hayatı seçerdim
Silkeşkeler değil iyikiler çoğalsın hepimizin hayatında
güzel yorumunuz için çok teşekkürler
bu kitabı ben de okudum sevdim ve diğer kitaplarını da okuycem :)
YanıtlaSilsüper deep teşekkürler yorumun için
Silher zamanki gibi hiç bırakmıyosun beni