Sakız Adası Turu
11-12-13 Temmuz 2025 tarihleri arasında 2 gece 3 gün Sakız Adasına gitmeyi planladık Mahocumla. İnternete yazınca karşıma Atlas Tur çıktı fiyatı da makul olunca hemen aradık. Cuma sabahı 7.30’da Çeşme’de Atlas Turun ofisine gittik, daha önce IBAN’a tek kişinin ücretini kaparo olarak ödemiştik, kalanını nakit olarak verdik biletimizi check-in yapmak için liman kapısının hemen önündeki bankoya gidip sıraya girdik, daha önce PTT'den Yurt Dışı Çıkış Harcını ödemiştik.
Gümrükte pasaport kontrol yaptırıp Saat 8.45’te feribota bindik, bizimki yeşil pasaport olduğu için kapıdan vize almamıza gerek olmadı. 20 dakika sürdü yolculuk. Sakız’a vardığımızda Turyol’un ofisine gidip 2. ve 3. Gün Tur programı için ismimizi çek ettik.
İlk gün serbesttik, diğer günlerde de bir tur rehberi eşlik etti, otobüsle gezdik ancak, Atlas Tur’un ilgisizliği hoşumuza gitmedi, örneğin Ertürk Tur ile gelenlerin dönüş biletleri toplu olarak check-in yapılmışken biz kuyruğa gidip kendimiz yaptık ayrıca turun hiçbir yetkilisi feribotta olmadığı için geç kalmış olsak kimsenin umurunda olmayacaktı ve feribot bizsiz kalkabilecekti. Ertürk’ten katılan bir ailenin 15-20 dk gecikmesiyle feribotu bekleten bir tur rehberini görünce kendi turumuzun sorumsuzluğu bizi şaşırttı.
Tur ücreti feribot ve otel dahil fiyatı; 4 Yıldızlı otelde kalsak tek kişi 235 Euro’ydu ancak doluydu. O nedenle biz de iki yıldızlı olan Diana otelde kaldık; 210 Euro’ydu. Resepsiyona girişte 2 Euro Şehir Vergisi ödedik. (4 yıldızlı otelde 8 € ödeniyor)
SAKIZ ADASINDA YEME, İÇME, GURME TURU, RESTORANLAR/TAVERNALAR
Her tavernada hesabı ödedikten sonra magnum ve kornet dondurmaların mini boyundan ikram ediliyor biz bunu çok sevdik.
1. Gün öğlen yemek; Sahilde H Twvıa, Gonia Taverna’da ;
Domates ve feta peynirli patlıcan; 4.90 € közlenmiş patlıcan içinde peynir ve domatesle fırınlanmış çok lezzetliyi, biz çok beğendik.
Sağanda karides; 7.90 € domates soslu minik karidesler lezzetliydi
Karidesli arpa şehriye pilavı;11.9 € ben pek beğenmedim
Masaya istemeden getirilen Su ve ekmek 2 şer €
1. Gün akşam yemek: Sahilde Tsikoudo;Yunan Salatası 8.50 € Üzerindeki feta peyniri ve zeytin yağlarının lezzeti iri doğranmış domates, salatalık, soğan ve yeşil biber bizden tam puan aldı
Haşlanmış ahtapot 13.50 € Mahocuğum bayıldı, tam ağzımıza layıktı yumuşacık ve lezzetli
Kızarmış kalamar 14 € Önermiyorum, sert ve lastik gibiydi
2. Gün öğlen: Langada köyündeki Passas fish tavern ;
Passa’s Salata 9.50 € havuçlu, lahanalı, karidesli ve soslu bir salata ben 10 üzerinden 5 verdim, çok sevmedim Yunan Salatası isteseymişiz dedim
Soğanlı kızarmış küçük balık ; 8.0 € çıtır çıtır cips gibi tepeleme dolu bir tabakta balık geldi bunu da sevmedik sahildeki bakımsız kedilere attık çoğunu
Patates kızartması; 3.50 €
Jumbo karides 13.0 € fena değildi
2. Gün akşam; Kaleiçinde Apeiron Tavern
Oturur oturmaz getirdikleri sarımsaklı ekmekle gönlümüzü aldılar ilk başta. Çok kalabalık oluyor tura başlamadan sabah biz rezervasyon yaptırmıştık akşam 9’a o nedenle hemen oturabildik.
Yunan Salatası 8.50 €
Caciki 4.0 €
Kabak Kızartması 5.50 €
Izgara ahtapot füme 14.0 €
Hem ortam hem yediklerimizin lezzeti dolayısıyla burayı şiddetle öneririz.
2.Gün Akşam için müzikli taverna tur programında vardı adam başı 50 € biz katılmayı tercih etmedik. Orada 3 çeşit meze ve çipura ve sınırsız içki vardı, biz zaten yediğimiz lezzetli mezelerle gayet güzel karnımızı doyurduğumuz için bir de balık yemek istemedik. İki yıl önce katıldığımız Samos turunda katılmış, bizim düğünler benzeri vur patlasın çal oynasın taverna ortamında bulunmuştuk. Bu kez tercih etmedik ayrıca 100 € vermek de istemedik yiyemeyeceğimiz ve içemeyeceğimiz şeyler için.
3. Gün
Öğlen yemeğinde Karfas Plajında Karfas balık restorana yönlendirdi rehber bizi.
Yunan Salatası; 8.0 €
Karidesli Makarna; 18.0 €
Izgara tavuk fileto; 12.0 €
Yemekten memnun kalmadık. Plajda iki restoranda da pizza olduğunu görünce ise rehberin diğer restoran seçeneklerinden bahsetmemesine sinir oldum açıkçası. Ben artık deniz ürünlerinden doymuş sadece salata ve pizza yemek istemiştim oysaki.
Denize girdik, deniz sığ ve sıcaktı. Kumsal ince kum, soyunma kabini ve duş vardı halk plajında. Yanında şezlong kiralanan beach konseptli bir alan da mevcuttu. Samos’un mücevher gibi şahane çakıl taşlı kumsalına ve harika denizine benzemiyordu. Denize girilmese de olurmuş denilecek bir ortamdı.
Üçüncü gün gittiğimiz Mesta Köyünde kilisenin altındaki köy meydanında cafede bizim Türk kahvesini Yunan Kahvesi adı altında isteyip bir de geleneksel bir tatlı olan Portokalopita’yı üstünde dondurma ile denedik. Bizim revaniye çok benzeyen onun portakallı bir tatlı olduğunu söyleyebilirim, ben sevdim portakallı her şeye bayılırım çünkü.
Sakız Adasının meşhur bademli üçgen kurabiyesini limanda köşedeki cafe-fırından başka hiçbir yerde göremedim. Buradan aldım, içi portakallı yumuşak kurabiye lokum tarzı bir ürünü de deneyip sevdik ondan da aldık. Bademli kurabiye ve sakızlı limonatayı öneririm. Damla sakızı aromasını sevmiyorsanız limonataya pek de bayılmazsınız.
Merkezdeki dondurma dükkanlarına uğrayıp damla sakızlı dondurmayı denemenizi tavsiye ederim. Sanırım biz Mahocumla pek sevmiyoruz damla sakızı o nedenle çilekli, vanilyalı ve çikolatalı dondurmayı daha çok beğendik.
SAKIZ ADASINDAN NEREDEN NE ALMALI?
İlk gün merkezde serbest zamanımızda kaldığımız Diana otelin yanındaki marketten Feta Peyniri, Izgara Peyniri ve Mozarella aldık, Zeytin yağı, sakız macunu, reçel, sakız likörü ve uzo bu marketten alınabilir, hediyelik eşya satan mağazalardan daha ucuzdu.
Alışveriş yapmak için tur dönüşü merkezde mağazaların olduğu sokağı turlamanızı öneririm. Tekstil ürünleri Türkiye ile kıyasladığınızda hem çok kaliteli değil hem de fiyat olarak yüksek geldi. Ancak, birkaç mağazada satılan ve indirimde olan çanta ve ayakkabılardan alabilirsiniz. 20 € ayakkabı, 18 €’a çanta bulunabiliyordu.
SAKIZ ADA TURUNDA NERELERİ GÖRDÜK?
İkinci gün Kuzey Ada Turunda ilk durağımız; merkezdeki Osmanlı Hamamı ve Osmanlı zamanından bugüne kadar korunmuş cami ve kale içinde yer alan Osmanlı mezar taşlarıydı. Yel değirmenleriydi 15 dakika uğrayıp fotoğraf çektirdik, Daskalopetra Homeros’un ders verirken oturduğu kaya ve öğrencilerinin onu dinlerken oturdukları kayaya oturup ilmimizin artmasını diledik. İlyada ve Odyssei’yı da burada yazmış olması muhtemel Homeros’u andık. Öğle yemeği molasını bir sahil köyü olan Langada’da verdik. Denizin ortasındaki Aziz İsidoros kilisesi fotoğraf çekmek için güzel bir mekân.
Üçüncü Gün Güney Ada Turunda ilk durağımız Mesta Köyü oldu, labirent gibi daracık sokakları, taş evleri, kilisesi, kulesi ile bir kale köydü burası korsan saldırılarından korunmak maksadıyla evlerin kemerlerle birbirine bağlandığı, birbirine bitişik sağlam taş evler bizi karşıladı. Sürekli korku içinde yaşayan insanların ruhu geziyordu adeta bu daracık sokaklarda.
Pyrgi, evlerin dış yüzeylerindeki siyah beyaz geometrik desenleriyle ünlü bir köy burası. Bu şekiller ksista adı verilen bir teknikle yapılmış. Sakız sokaklarında rastladığımız kedilerin bakımsız ve hastalıklı hallerine de üzüldük açıkçası. Burada bol bol fotoğraf video çekinmek için zamanımız ve rehberi nokta atış işaret ettiği dükkândan yapılan sakız, uzo, şarap, zeytin yağı, her türlü hediyelik eşya, çanta ve seramik alışverişi için kuyruk oluşturdu bizim ekip.
Biz denize girdik ama girmesek de olurmuş. Tur otobüsünün kalkmasını beklerken dondurma sipariş ettik, benim aklım kalan pizzacıda oturup.
Dönüşte feribotumuz 18.15’ti limana geldiğimizde saat 17:00’dı, maalesef Atlas Turdan hiçbir görevli bizim biletimizi check-in yapmadığı için uzun kuyruğu bekleyip stresle, biletimizi alıp gümrük sırasına girdik. Neyse ki feribot yarım saat kırk beş dakika rötarla limana yanaştı, 20 dakika gibi kısa bir sürede Çeşme Limanındaydık.
Samos Turundan daha fazla keyif aldığımı söyleyebilirim üç gün dolu dolu bir programdı. Sakız Adası da resmen bir GURME TUR oldu bizim için. Deniz ürünleri mezelere doyduk, balık yemedik neden mi? Alasını Mahocum yapıyor söylemesi ayıp :)
Ülkemin bereketli topraklarında, hem tarih, hem doğa turizmi, hem envayi çeşit lezzetleriyle hiç bir Ülkede bulunmayan zenginliklerimize rağmen neden hala açlık sınırında vatandaşlarımız var anlaşılır gibi değil.
Deniz kenarında olsun, deniz görmeyen restoranda olsun her yerde aynı yemeğin ücretinin aynı olması ve acaba kandırılıyor muyuz? düşüncesinin olmaması, kazıklanmamak açıkçası çok rahatlık.
Maalesef memleketimde restorana gitmeye doyasıya yemeye korkar olduk, fiyatlar almış başını gidiyor.
Allah sonumuzu hayır eylesin.
Euro'nun € ; 2025 11 Temmuz 2025'te 47.061 olduğunu not düşeyim.
1 Yorumlar
oh ne güzel :) yunan adalarına hayranım. temizliklerine, mavi denizlerine, ucuz yemeklerine :) bizim ülke gibi pis değiller kazıkçı değiller denizleri de tertemiz berrak :) bir dolu adaya gittim, korfu ile mylos gözdelerim :) ancak yakındaki adalara değil hep uzaklara gittim, sakız midilli kos gitmedim, ya gideyim barii :) izmirdeki akrabalarım gün yapmaya gidiyorlar sık sık :))
YanıtlaSil